İşte bir ay daha geride kaldı. portföy serüveni devam ediyor. Bu ay İsrail’in Gazze’ye düzenlediği işgal ve soykırım olayları tüm dünyayı etkisi altına aldı. Hamas’ın kışkırtması ile ortaya çıkan ve Gazze’deki binlerce masum çocuğun sivilin katledilmesi ile devam eden bir savaşa şahit olduk. İnsanlğımızdan utandığımız günler yaşadık. İnsanların ne kadar barbar olabileceklerine şahit olduk. Adım adım yok edilen bir ulusu ayakta kalma çaresizliğine tanık olduk.
İsrail’in savaş açması sadece Türkiye borsasında çok etkili oldu. Borsanın çok kırılgan olması finans konusunda zayıf olan benim gibi kişiler için ateş üzerinden yürüme deneyimi oluşturdu. Borsada çok fazla paramın olmamasının vermiş olduğu rahatlıkla borsanın düşmesini pek umursamadım. Türkiye borsasının da böyle kırılgan olmasını artık normal karşılayanlardan biri oldum.
Bu ay savaşın başlamasından bir iki gün önce alımlar yaptım. Toplamda 8 bin liralık ekleme yaptım. Tabii tüm alımlarımı ayın 5’inde yaptğım için, alımlarım borsanın tepede olduğu döneme denk geldi. Eğer bu yazıyı yazdığım gün alım yapmış olsaydım, çok daha karlı olacaktım. Bu ay kafamı duvara vurmamın sebebi kötü gün için nakit bekletmem idi.
Aslında nakit bulundurmak istedim ama parayı çarçur edeceğim korkusundan belli hisselere hemen yatırdım. Bu da ayın sonunda zarar etmeme neden oldu.
Ekim ayında yaptığım 8 binlik eklemeye rağmen geçen aya göre portföy’üm yüzde 2.8 oranında küçüldü. Bu hoş olmayan bir durum
Bu tabloda görüldüğü gibi ayın 5’inde aldığım lotların aynısı 31 Ekim’de almış olsaydım, 829 liralık bir fark olurdu. Ben de bu para ile Ereğli’den 21 lot daha alabilirdim. Peki bu endişe edecek bir durum mu? Aslında hergün bununla yanmıyorum. Her gün bu düşünce ile yatmıyorum. Ancak kötü günler için elde nakit bulundurmam gerektiğine ilişkin bir ders çıkarmak istiyorum.
Çıkarmam gereken bir diğer ders ise elimde lotu fazla olan hisseden eğer tepe yapmış ise birazını elden çıkarmak ve fiyatı düştükten sonra yeniden aynı hisseden almak olmalıdır. Yalnız bu yöntemi uygulayacak kadar kendime daha güvenmiyorum. Neyi nasıl yapacağımı bazen unutuyorum. Kendi koyduğum kuralları da unutuyorum. Bu yıllar öğrenme yılları deyip temkinli davranmakta fayda vardır.
Ekim ayı sonunda hisse portföyüm yüzde 30 oranında bir kara ulaşmış bulunuyor. Eklediğim tutar arttıkça kar oranı düşüyor. Lot sayısının artması ise ileride kar yüzdesinin çok hızlı artacağını gösterecektir.
Bu arada Eylül ayında 100 bin barajını aşmayı hayal etmiştim. Ekim ayında kesin olur diye düşünürken, dipleri gördük. Böyle dipleri görmek aslında iyi oluyor. Böylece psikolojin sağlamlaşıyor. :))